Seek of identity in Fatih Erdoğan’s ‘The Man Whose Eye Hurts a Lot’

Fatih Erdoğan’ın ‘Gözü Çok Ama Çok Ağrıyan Adam’ eserinde kimlik arayışı

Abstract

Purpose of this study is to analyze and assess the process of identity formation in Fatih Erdoğan’s work “The Man Whose Eye Hurts a Lot” (2015).  The analyzes of such unprecedented works are important for pioneering and contributing to the future studies. This study evaluates social alienation of Keramettin Bey as a part of his identity problem, and the impacts of this alienation on the seek of identity. In this study, document analysis method, which is one of the qualitative research methods, has been used. Although the things Keramettin Bey go through are narrated in a somewhat humorous language, a thought-provoking narration style is adopted in the work. The author puts emphasis on the seek of identity, the alienation causing that, and the main reasons behind such alienation. As a result, it is observed that Keramettin Bey completed this process in a positive way and has a guiding impact, serving as a model to the readers.

(Extended English summary is at the end of this document)

Özet

Bu çalışmanın amacı, Fatih Erdoğan’ın “Gözü Çok Ama Çok Ağrıyan Adam” (2015) adlı eserinde görülen kimlikleşme sürecinin tahlil ve değerlendirmesinin yapılmasıdır.  Örneklerine çok az rastlanan bu tür eserlerin analizleri, ileride bu konuda yapılacak araştırmalara öncülük etmesi ve katkı sunması açısından önem taşımaktadır. Çalışmada, kimlik sorununun bir parçası olarak Keramettin Bey’in topluma yabancılaşması ve bu yabancılaşmanın kimlik arayışı üzerindeki etkileri incelenmiştir. Bu çalışmada nitel araştırma yöntemlerinden doküman analiz yöntemi kullanılmıştır. Eserde, Keramettin Bey’in yaşadığı olaylar yer yer mizahi bir dille sunulsa da düşünmeye sevk eden bir anlatı tarzı benimsenmiş; kimlik arayışı, bu arayışa sebep olan yabancılaşmaya ve yabancılaşmayı doğuran temel sebepler üzerinde durulmuştur. Sonuç olarak Keramettin Bey’in bu süreci olumlu bir şekilde tamamladığı ve okurlara örnek teşkil ederek bireylere yol gösterebilecek bir nitelik taşıdığı görülmüştür.